Yutmi

Aya haber sal çıksın bu gece…

Temmuz 21 2013

İlk gece trekingi ile ilgili gösterebileceğim, Yutmi’ye uykusunun arasında yutturabildiğim tek fotoğraf bu işte. (Not: fotoğrafa armağan ettiği şiir için Sevgili Serdar’a teşekkürler 🙂 )

Gökhan’dan Çamlıdere’deki gece yürüyüşü ile ilgili duyuru geldiğinde “hımmm ilginç olabilir” dedim içimden.

Her pazar sabahı başlayan doğa yürüyüşü bu sefer cumartesini pazara bağlayan gece başlayacaktı ve biz bütün gece yürüyecektik. Gökhan’ı aradım hemen ve ilk sorum “yine dağ tepe, 90-100 derecelere tırmanacak mıyız?” oldu. Yok dedi bu sefer tırmanma yok, ormanın içinde düz yolda yürüyeceğiz. Gece dalışını sevmem ama bu tam gece dalışı gibi değil. Bir kere gökte dolunaya az kalmış bir aydede var. Fener de kullanmayacağız, ayın ışığı yetecek. Üstelik Aladağlar tırmanışının ilk bir saatini saymazsak hiç bu kadar uzun karanlıkta ormanda yürümedim ben. Bir denemek lazım. Hadi beni de yaz dedim Gökhan’a bir deneyelim bakalım nasıl bir şeymiş bu gece yürüyüşü…

Gece Armada’nın önüne gittiğimizde bir çok sürpriz arkadaşla karşılaştım. Aslında kimin geleceğini bilmediğim için zaten hepsi sürpriz oldu çünkü daha önceki yürüyüşlerden tanıdık pek çok yüz vardı. En güzeli ise kardeşim Doruk ve Merve’nin de bu yürüyüşte olmasıydı. Bir anda ortalığı şaşkınlık ve mutluluk dolu ifadeler kapladı 🙂

Mevlana tesislerine vardığımızda saat geceyarısına gelmek üzereydi. Klasik çay-çorba arasında Gökhan sabah yapacağı menemen malzemesini de aldı ve Çamlıdere’ye doğru yolumuza devam ettik. Yürüyüşümüz yaklaşık saat 1’de başladı. Gözüm aydedede. Eee ne de olsa bizim fenerimiz o. Fakat aydede gökyüzünde yalnız değil ! Gökyüzü küme küme bulut dolu. Bu bizim ışığın zaman zaman azalacağı anlamına gelir. Olsun. Önümüzü “seçebiliyoruz” 🙂 Yanıma mp3 çalarımı almıştım. Bir taraftan yürürken bir taraftan “bandista” dinliyorum. Nasıl gaza geldim 🙂 En önde gidiyorum. Gökhan arada bir batonuyla beni dürtüp “yavaş” diyor. Gerçekten de o kadar yavaş yürüyoruz ki ben adımlarımı nasıl kısacağımı bilemiyorum. Grubun bir adım önünde gitmek çok hoşuma gidiyor çünkü sanki gecenin karanlığında ormanda tek başıma yürüyormuşum gibi geliyor. Tabii külliyen yalan çünkü arkamda otuz tane adam 🙂

Ormanın kuytularında, bulutların arasında bir görünüp bir kaybolan aya ve bulutlardan arta kalan açıklıklara serpişmiş yıldızlara bakarak yürümenin bu kadar keyifli olacağını hiç sanmazdım. Hele bir de müzikle… Zaten doğada olmayı çok seviyorum. Doğada müzikle olmayı daha çok seviyorum. Doğada müzik dinlerken içki içersem başka bir boyuta geçiyorum. Tabii burada içki yoktu ama gece ve yıldızlar zaten insanı yeterince sarhoş ediyordu 🙂

Yutmi mi? Tabii ki o da geldi benimle ama uyandırabilene aşk olsun. Zaten uyansa da o karanlıkta yutabileceği pek bir şey yoktu. Uykusunun arasında yutturabildiğim tek fotoğraf da yazının başında gördüğünüz…

Sabahın ilk ışıklarıyla yürüyüşün sonlanacağı köye yaklaşmıştık. Gözlerim kapanıyordu ve çok üşümüştüm. Otobüse biner binmez uyumuşum. Uykumun arasında birilerinin menemen dediğini duyar gibi oldum ama gözümü açamıyorum ki… Menemenle uyku arasında verdiğim savaşı uyku kazandı ama menemende de aklım kaldı 🙂

Eve vardığımda sabah saat 9:30’du ve doğruca yatağıma gittim. Gece yürüyüşüne bir daha gider miyim? Kesinlikle giderim ama -biraz bencilce olacak belki- önde giderek ormanda tekbaşımaymışım gibi yürümek şartıyla 🙂 Çünküüü, ORMANDA GECE TEK BAŞINA ŞARKI SÖYLEYEREK YÜRÜMEK ÇOK KEYİFLİ ! 🙂

Ormanda yürürken dinlediklerimden… Pek yakıştırdım Cahit Sıtkı’nın sözlerini… Ah bir de çilingir soframız olaydı, havuz mavuz da istemez hani 🙂

“Aya haber sal çıksın bu gece…” için 16 Yorum

  1. Levent Hamşioğlu Diyor ki:

    Merhaba Başak;
    İlginç bir deneyim olmuş.Hayatında trekking yapmamış bir adam için merak uyandırdı demesem yalan olur.Ama “gündüz” ile başlasam daha iyi doğru olur herhalde 🙂
    Sevgilerimle,

  2. Sertaç Diyor ki:

    Kapkaranlık bir orman, göz gözü görmüyor, bir de bi yerlerden birilerinin kısık sesle şarkı söylediği duyuluyor… Tam bir korku filmi sahnesi değil mi ! Neden hepimizin arkada kaldığını anladın mı şimdi? :)))))

  3. basak Diyor ki:

    :))) harika ! formülü buysa ben hep şarkı söylerim ki tüm orman bana kalsın ! KÖTÜYÜM BEN KÖTÜYÜM !! :)))

  4. Zehra Diyor ki:

    çok güzel ve sıradışı bir yürüyüş.. 🙂 fikri beğendim :))

  5. serdar Diyor ki:

    Bir kelebek ateşlenir üzerinden,
    Hedef tahtasına mıhlanan mermi gibi
    Yerleşir usuna kelebeğin ışıkta ölüşü
    İşte budur bir gece yürüyüşü.
    ışıkta ölüm
    rüyada hayat…- Selim Savaş Karakaş-

  6. servet Diyor ki:

    Öyle güzel anlatmışsın ki, özendim inan.
    Bir daha gece ormanda ve en önde gidersen, yalnız ormanı dinle… o zaman ormanın bir bireyi olacak; seslerle kokuların örtüştüğü o geceyi özleyeceksin.
    Sevgiyle

  7. Necla Diyor ki:

    Bu albümü ben de sevdim… Ormanda yalnız olaydım, sanırım ormanı dinlemeyi isterdim… Diğer yandan, müzik, şiir, şarkılarla senin ilişkin başka bir şey…

  8. Geçkin Gezgin Diyor ki:

    Gece yürüyüşleri senin olsun gülüm… ;-)))
    Daha yazıyı okumaya başladığımda uykum gelmeye başladı. I-ıhhh!.. Güzellik uykumu almam gerek…
    Ayrıca bendeki Yutmi’nin arkadaşı kesinlikle izin vermez bana karanlıklarda dolaşmaya…
    Sondaki uyumaya başladığın anlar bence etkinliğin en güzel anları olmuş… ;-))))

  9. nazım Diyor ki:

    harikasın başak. hissettirdin yine gördüklerini. sevgiler. nazım.

  10. basak Diyor ki:

    Necla Hanım,

    30 Kişi yürürken ormanı dinlemek pek mümkün olmuyor. Bir de ormanı fazla dinleyince ayı ve domuz sesleri duyabiliyor insan :)))

    Müzik benim için en iyisi oldu 🙂
    Siz yine bir düşünün 🙂

  11. gk Diyor ki:

    ne gözel beğenmişsin, doğanın bir de bu halini, yahşi duygular 🙂 gk

  12. serdar Diyor ki:

    sevgili başak,
    çok teşekkürler hem bu güzel paylaşımın, hem de dahil ettiğin için:)

  13. aysun Diyor ki:

    güzel bir cumartesi akşamı ancak böyle anlatılır. Kendimi ormanda hissettim.

  14. Nezih Aytaç Diyor ki:

    Ormanda, gece ve tek başına şarkı söyleyerek yürümek, Başak hocam nasıl bir şey hayal dahi edemiyorum…

  15. Sultan KOÇ Diyor ki:

    Burcumun hava gurubu olmasındanmı kaynaklanıyor bilmiyorum ama gökyüzü, yıldızlar ve dolunay zamanlarını çok seviyorum. Keyifli bir gezi olmuş çok kıskandım :)) Menemeni asla kaçırmazdım.
    Sevgiler

  16. Ayşe Diyor ki:

    Çokça uzaklardayım ve özendim size :)) Selamlar…

Yorum Yazın