Yutmi

ŞİRİNLER’İN DİYARI (GEREDE)

Ekim 10 2010

Bugün, Yutmoğraf’ım ve erkek kardeşim Doruk ile birlikte Şirinler’in diyarına gittik. Bu yürüyüşün benim için anlamı büyüktü. Çünkü Doruk da benimle geliyordu ve ilk defa böyle bir yürüyüşe katılacaktı. Her şey çok güzel olsun istiyordum. Yağmur yağmasın, doğa muhteşem olsun istiyordum.

Yürüyüşe Gerede’ye 30km. kala, Cankurtaran mevkisinde yer alan Doruk Kaya Oteli’nin arka tarafından başladık. Ben her şey  çok güzel olsun derken, yürüyüş patikasına giden yolun, yüksek hasır demir bahçe çitleri ile kapalı olduğunu gördük. Kimimiz 2-3mt. yükseklikteki tellerin üzerine tırmanıp, karşı tarafa geçti, kimimiz tellerin alt tarafında bulduğumuz az bir boşluğu genişleterek alçak sürünme ile geçtik çitin öteki tarafına… Ormanın derinliklerine doğru yürürken hava güneşli değildi ama yağmur da yağmıyordu. Kızılcahamam yürüyüşüne göre ise oldukça serin ve ıslaktı. Islaklık hoşuma gitmişti. Çünkü renkler daha canlı ve parlak görünüyordu…

Dursun Fakı ve Sapanlı yaylalarının güney etaplarında yürüdük. Göknar ormanlarının içinden geçtik. İşte bu ormanların içinde Şirinler’in diyarını gördük. Ama Şirinler’in kendilerini göremedik. O kadar kalabalık ve büyüktük ki, sanırım onları korkuttuk. Ben zaman zaman bir tane Şirin görürüm umuduyla gruptan koptum ve Şirinler’in evlerine baktım. Ama ne yazık ki ne bir Şirin ne de bir  Şirine görebildim 🙁

 

Gezdiğimiz yerlerde yılın ilk karını gördük. Hava artık oldukça serinlemişti. Ve doğa kışa hazırlanıyordu. Bu çok açık hissediliyordu. Ama mevsim ne olursa olsun, doğa etrafa renklerini saçmaya devam ediyordu.

Ben bu renkler için kendimi oradan oraya, yerden yere atarken, gruptaki arkadaşlardan Funda ve Yaşar da kendilerini oradan oraya atıyorlardı. Ben yutmoğrafımın karnını doyurmaya çalışıyordum, onlarda kendi karınlarını doyurmak için hararetli bir şekilde mantar topluyorlardı. Süleyman da en arkada bizleri topluyordu 🙂 Funda ve Yaşar mı? Merak etmeyin, Şirinler’in evlerini toplamıyorlardı tabii… Onların topladığı saçaklı saçaklı bir mantardı. Ben hayatımda ilk defa öyle bir mantar görüyordum. Denizin altındaki mercanlara benziyorlardı… Torbalar dolusu mantar topladılar, inanamadım…

Tepeler çıkıp iniyorduk. Her inişin sonunda karşımıza çıkan yayla manzarası ile yorgunluğumuzu unutuyorduk. Her yer çok güzeldi. Özellikle orman içlerinde yürümeye bayılıyordum. Ama en güzel manzara yemek molası için tırmandığımız Uzunalan Tepesi oldu. 1740mt deki bu tepenin manzarası muhteşemdi. Çam ormanlarının tepesine pudra şekeri dökülmüştü sanki. Yarım saatlik molada hem karnımızı hem gözümüzü doyurduk.

   

Karnımızı doyurduktan sonra tekrar inişe geçtik. Gerçekten de herşey çok güzel olmuştu. Gökhan sözünü tutmuş, yağmur yağmasına engel olmuştu. Hatta yürüyüşün sonunda pırıl pırıl bir güneş açmıştı. Her ne kadar Şirinler’i göremesek de Şirinler’in diyarını görmüştük. Gerede’nin en yüksek tepelerinden birinde, pudra şekeri dökülmüş bir orman manzarasına karşı öğle yemeği yemiştik. Doruk’cum da sevmişti bu işi… Eh daha ne isterim.

Bir daha ki sefere görüşmek dileğiyle… Sevgiler 🙂 Başak Çetin

Yutmoğrafımdan kareler:

   

“ŞİRİNLER’İN DİYARI (GEREDE)” için 7 Yorum

  1. Do Diyor ki:

    Gerçekten çok güzeldi, gene doğaya salacak kendini ben…

  2. basak Diyor ki:

    Her zaman bekleriz efeeeem 🙂

  3. Canay Diyor ki:

    “Blog” açılışını kutlamak gerek. Güzel bir kutlamayı haketmişsiniz..Siz uygun zamanınızı söyleyin, ben kutlamayı ayarlarım.
    Ellerinize sağlık..

  4. handan Diyor ki:

    başak çok güzel görünüyor ,ellerinize sağlık 🙂

  5. oğuzhan Diyor ki:

    Eline sağlık, mantarlar harika görünüyor. Blog içinde iyi çalışmalar ve başarılar dilerim.

  6. nesrin Diyor ki:

    başakcım ellerine sağlık çok güzel bir blog olmuş. kutluyorum :))

  7. derya Diyor ki:

    Eline sağlık, güzel bir blok olmuş. Fotoğraflar da ayrıca güzel.

Yorum Yazın