Yutmi

Bir tutam pirinç

Haziran 04 2016

Akşam ben yemeğe gitmek yerine pazarı dolaşmayı seçtim. Fotoğraflarda kırmızı şemsiyelerin olduğu, arkasında tapınak görünen cadde pazar yeri. Sanırım orası her saat trafiğe kapalı. Hazır trafik demişken; burada trafik de yok denecek kadar az. Daha çok tuk tuk denen taşıma araçları, motosiklet ve bisikletler var. Pazarda gördüklerimi sizinle Laos’un renkleri bölümünde paylaşmıştım. Bu bölümde de sizi semt pazarına götüreceğim. Yani sebze meyve pazarı… Ama bu pazarda sadece sebze meyve yok :)) Bir tek sıçan ızgarayı fotoğraflamak istemedim onun dışında bakın bakalım daha neler yiyiyor Laos halkı.

Ama bir dakikaaaa pazara gitmeden önce, biz sabah erken kalkanlar çok özel bir şeye tanıklık ettik. Budist keşişlerin kaldıkları yerlerden tapınaklarına gidişini ve yol boyunca kendilerine sunulan yemeği alışına tanıklık ettik. Bu beni etkiledi doğrusu çünkü ilk defa böyle bir şey yaşıyordum. Yemek dediğimiz de bir hasır sepetin içindeki pirinç. Budist keşişlerin ellerinde taşıdıkları kaplarla kendilerine sunulan bir tutam birinci topluyorlar. İki tutam değil, yalnızca bir tutam, bir avuç… Tapınağa gidene kadar kaç kişi onlara bir tutam pirinç verirse… Bütün gün yiyecekleri yemek de o kadar tutam pirinç oluyormuş. Bizim durduğumuz sokakta 3-4 kişi gördük biz.

Bu sabah ritüelini izledikten sonra semt pazarını dolaşıp, yine büyük bir tapınağı gezdikten sonra bir de Luan Prang Saray müzesini geziyoruz.

Tüm bunlardan sonra o bölgede yer alan bir doğa harikasını ziyaret ediyoruz. Khounagsi şelalesi. Tapınak mimarisi, süsleme ve bezemeleri seviyorum tamam ama sanırım benim mabedim doğa… Gerçekten ruhumu temizlediğim, içimi yükselttiğim tek yer doğa… Mucize ve muhteşemlikleriyle beni kendine her seferinde hayran bırakan doğa… Az da kalsak, burası bana çok iyi geliyor. Biraz kalabalık ama olsun… Yeşile ve suya baktıkça ruhum dinleniyor. Karadeniz özlemim depreşiyor. Beni affet Saniye bu sene gelemiyorum sizinle…

Laos maceramız güzel bir akşam yemeği ile son buluyor. Yarın Kamboçya’ya uçuyoruz. Sanırım Türkiye’den bu yana 6.uçuşumuz olacak :)) İlk durak Siem Reap. Ankor tapınakları. Bu tapınaklar, Laos’da gördüklerimizden çok daha eski ve farklı bir mimariye sahip. Bir sonraki yazıda Siem Reap’de buluşmak üzere…

“Bir tutam pirinç” için 11 Yorum

  1. Yasemin Şenyurt Diyor ki:

    Sanki günlerdir yağmur yağıyormuş da gökkuşağı sonunda belirmiş gibi oldum yazını okurken ve özellikle de benim mabedim doğa ile başlayan cümlelerin sayesinde böyle oldu. Bir tutam pirinç beni çok ama çok farklı yerlere ama en önemlisi çocukluğuma ışınladı 🙂 Sevgiler…

  2. Nurgök Diyor ki:

    Pazarda gezinti çok ilginç olmuş gerçekten. Sıçan ızgarayı merak ettim doğrusu. ( Bizim için pek de hoş görünmediği kabul etmekle birlikte) :)))))
    Bir tutam pirinç ritüeli çok anlamlı. Ancak ” okunmuş pirinçtir o!” diyesim geldi! :)))))))
    Sevgiler.

  3. Zeynep S. Diyor ki:

    Yine harikasın. Hayran kaldım. Sevgiler…

  4. ıncı Diyor ki:

    Başakcım haaaariiiikasın,
    Laosa gidememiştim ama o keşişleri nikah kıyma seramonisinden sonra Taylandda yaşadım, bir arkadaşımın oğlu yöresel düğünle taylandlı bir kızla evlendi bizde yanlarındaydık. Keşişler oruç tutarak bütün gece çiçeklerle iki halka örüyorlar ve halkaları biribirine bağlı şekilde çiftin başına koyuyorlar sabah güneş doğarken, nikah böyle kıyılıyor ve damat bu işin sonunda keşişlere o sepetlerde yemeklerini veriyor, keşişler oruç bozuyorlar…ne güzel hatırlattın!
    doğa ne güzel,
    bir tek hava kirliliği beni çok şaşırtmıştı, vietnam ve kamboçyada
    inci

  5. Vefa Diyor ki:

    Başak h. sizdeki yaşam aşkı ve bizlere hediyye etdiyiniz bu gözellikler için teşekkür ediyorum. çok gözel ve harika bir anlatmadır

  6. ibrahim Diyor ki:

    Pazar görüntüleri oruç oruç iyi gitti :)) gezi içinde uçakla gezi yaptığına göre bu bir çıkışta yaptığın en kapsamlı gezi oldu herhalde. Yeni fotoları bekliyoruz efendim 🙂

  7. Hasan Diyor ki:

    sıradan yaşantılar çekilince daha hoş oluyor ..Sen de bunu iyi yapıyorsun zaten:)
    pazar yeri ,tezgahlar,tezgahtarlar çok hoş gerçekten..
    Hep aynı hisse kapılıyorum..sakin,huzurlu rahat insanlar
    Trafik sorunu yok demişsin ya .Sanırım insan yoğunluğuna paralel bu.
    Pazar yeri deyince bizde bir insan seli ..tezgah yoğunluğu ve karmaşası anlaşılır..
    Orda özellikle yere yakın tezgahları sevdim.önlüklü ,temiz giyimli pazarcı kızlar..tezgahlardaki düzen ..
    Yiyeceklerde genelde rakı-roka balık ..Yani rakı yok tabi de:)
    yeşillik ve deniz ürünleri ağırlıkta gibi algıladım..börtü böcek çok yoğun çekmemişsin yada daha az ..
    Doğa ve fotoğraflarına ,güzel anlatımında eklenince herşey çok güzel olmuş
    eline sağlık Başak 🙂

  8. Hasan Diyor ki:

    Keşişlere verilen prinç ritüelini gerçekten iyi yakalamışsınız..
    Böyle mütevazi,paylaşma,yetinme gelenekleri sanırım tüm dünyada çok ilginç ,çok etkileyici oluyor.
    Ben de gerçekten etkilendim..
    Bir bayram gezisinde ,batı karadenizde bir geleneğe şahit olmuştum..bayramın hergünü başka bir köy-mahalle-belde yemek veriyor ..diğer köyler ve bizim gibi yoldan geçen herkes oraya gidip hem yemek yiyor hem bayramlaşıyordu..
    Çok hoşuma gitmişti.
    sayende uzak diyarlardan da bir güzel geleneği görmüş-öğrenmiş olduk
    Sağol Başak:)

  9. Saniye Özsan Diyor ki:

    Affettim 🙂

  10. Pınar Doğan Diyor ki:

    Bugün kendime Başak günü ilan etmiştim, iyiki de etmişim.

  11. İrfan Ertürk Diyor ki:

    Bizden çok farklı bir kültür yaratmış ve o kültürde yoğrulmuş insanların yaşadığı topraklarda çekmiş olduğunuz fotoğraflar ve açıklamalar beni çok farklı bir dünyaya götürdü.
    Elinize sağlık. teşekkürler.

Yorum Yazın