Yutmi

SÖZCÜKLER

Ekim 16 2008

.I.

sözcükler doldurdum ceplerime,

cepler dikiyorum her yerime,

yenileri de sığsın diye…


.II.

Sözcüklerle halvet oldum,

Aklım okyanusta medcezir ,

Yüreğim desen,

bir panayır yeri, bir cenaze evi…

.III.

Sözcüklerle uyuyup,

sözcüklere uyanıyorum,

bilinmezlere gebe…

.IV.

Perşembenin sözcükleri;

rakıyla demlenmiş,

sevgiyle bezenmiş,

yaşamdan elenmiş…

.VI.

uykumu çaldı sözcükler,

saat sabahın beşi,

ben yatakta bir ibiş,

aklımı bir yokladım ki,

o da onlarla gitmiş…

.VII.

İp koptu,

savruldu sözcükler,

toplayıp ipe mi dizmeli yeniden?

bırakmalı mı yoksa öylece,

bir çocuk bulup

oyun yapsın diye kendine?

ya da basıp üzerlerine,

düşüşlerine mi gülmeli

gelip geçenlerin?

.V.

sözcükleri pişirdim bu akşam

üç çay kaşığı nokta,

bir tutam virgül,

birkaç tane de ünlem attım içine

soru işareti gezdirdim üzerinde,

noktalı virgülü unutmuşum

dibi tuttu yemeğin…

.IX.

hep cebinde gömleğimin,

en kıymetli sözcüklerin,

gelmezse eğer yenileri,

çıkartıp çıkartıp oradan eskileri,

bir daha bir daha okuyorum,

taa ki gelene kadar yenileri.

.VIII.

gözlerim tutsak sözcüklere,

aklım desen yüreğime,

hepsinin de kesilmiş cezası,

müebbete…

basak / ekim 2008

.X.

akıntıya kürek çeker

kimi zaman sözcükler,

ulaşmak için denize,

çırpınan genç somonlar misali…

.XI.

Bütün sözcükler girdi birbirine,

artık ne düzen ne karmaşa,

ne elem ne kahkaha,

ne özlem ne kavuşma

savrulurken sağa sola,

bıraktılar kendilerini

rüzgara…



Yorum Yazın